Emel

Babasının asker olması nedeniyle ilk ve ortaöğretimini farklı şehirlerde tamamladı. Dolayısıyla da bir sürü arkadaşı ve bir sürü çocukluk anıları oldu. Emel küçükken sürekli şarkı söyleyen, akıllı ve yetenekli bir çocuktu. İstanbul Devlet Konservatuvarı Şan Bölümü'nü bitirince 1985 yılında profesyonel müzik hayatına ilk adımını Güneş Gazetesi'nin açtığı müzik yarışmasında birincilik alarak attı. Aynı yarışmada ikincilik alan Erdal Çelik'le bir ikili oluşturma kararı aldı. Emel-Erdal ikilisi, Atilla Özdemiroğlu'nun kurdugu ART'den 1985 yılında "Sevmek Öyle Birşey" ve 1987 yılında da "Alaturka Benim Canım" isimli iki albüm çıkardı. Emel’in Erdal ile müzikal ortaklığına son vererek solo kariyerine geçiş yapması 1989 yılında gerçekleşti. Şahin Özer Plak’la anlaşti ve 1990 yılında bu müzik yapım firmasından yayınlanan "Karlar Düşer" isimli albümüyle iyi bir satış rakamını yakaladı. Ardından 1992 yilinda yayinlanan ikinci albümü "Faka Bastın" geldi. İlk albümdeki başarıyı aratmadı ve daha büyük satış rakamlarına ulaştı. Bu albüm, Türk Pop tarihinin bir dönüm noktası sayılabilir. Müzik tarihinde billboard’u yapılan ilk albüm olan Faka Bastın adlı parçanın klibini de Sinan Çetin yönetti. O yıla kadar klipleri hep televizyon yönetmenleri çekiyordu. İlk defa bir sinema yönetmeni bir kliple izleyici karşısına çıkmıştı. "Faka Bastın" bir Şehrazat şarkısıdır. Bundan iki yıl sonra 1994 yılında "Emelce" isimli üçüncü solo albümü çıktı piyasaya. Albüm, diğer albümlerin tarzındaydı ama onlar kadar sevilmedi. Bu albümde de albümün fotoğrafları ve imaj Fransa'da gerçekleştirildi. Albümün hitleri ise "Korkuyorum", "Deli Et Beni", "Yeter" ve "Çal Beni" gibi şarkılar oldu. "Korkuyorum" klibi İlknur Bozkurt ile beraber çekilmişti ve lezbiyenlik teması işlenmişti. Bu, o zamanın Türkiye'si için çok büyük bir girişimdi.